Milyonlarca dolarlık modern teknoloji, eski moda insan sıcağından daha değerli değildir.

Atalarımız hemen her konuda olduğu gibi, arkadaşlık konusunda da işlerini biliyorlardı. Avcı-toplayıcı topluluklarda, dostluk ve arkadaşlık hayatta kalmanın anahtarıydı. Bugün pek çok antropolog, insan evriminin itici güçlerinden birinin dost ve müttefik kazanmak olduğu konusunda hemfikir. Atalarımız, hastalıklara, kıtlığa ve yırtıcı hayvanlara karşı “takım çalışması” sergileyerek hayatta kaldı. Bir çocuğun topluluk tarafından sevimli bulunması daha fazla ilgi, daha fazla gıda, yiyeceklerini paylaşmaya istekli daha fazla insan demekti. Dolayısıyla insan yavrusu için sosyal izolasyon ciddi bir sorun yaratırdı  ve böyle bir şey kimsenin aklının ucundan bile geçmezdi.

Arkadaşlıklar ve ittifaklar, günümüz yetişkinlerinin dünyasında da değerli bir hazine ve önemli bir tutkal. Peki ya çocuklar için? Antropolog Sarah Blaffer Hrdy sosyal bir beyinle doğan bebeklerin onu koruyan tek bir “anne” figürüne ek olarak onu gözeten bir çevreye ihtiyaç duyduğunu söylüyor. Mutluluğun ve sevginin paylaşılabildiği böyle bir çevrede büyümek için dostluk kurma ve bunu sürdürme becerisi kazanmış yetişkinler gerekiyor. Anlayacağınız çocuğunuzun bu becerisini teşvik etme çabanızın her anına değiyor.

İşte size çocuklarda dostluk hakkındaki gerçekler:

  • Yetişkinler gibi, küçük insanlar da, saldırgan, sinirli, otoriter, yalancı ya da bencil olarak algıladıkları çocuklarla arkadaşlığı reddediyor.
  • Başkalarına yardım etmeye istekli olan çocuklar, kaliteli arkadaşlıklar kurmaya daha eğilimli oluyorlar.
  • Okul öncesi çocuğun diğer çocuklar gözündeki popülerliği; sözel yeteneği, iyiliği ve düşük saldırganlık düzeyiyle bağlantılı.
  • Yaşıtlarıyla birlikte “takılma” şansı bulan çocuklar, okul öncesi dönemdeki duygusal becerileri oluşturma, işbirliği yapma ve nezaket konusunda daha iyiler. Bir çalışmada, 4 yaşında yaşıtlarıyla bolca vakit geçiren bir çocuğun daha sonra sınıf arkadaşlarına karşı çok daha pozitif olduğu, duygusal olumsuzluklardan kayda değer ölçüde uzaklaştığı gözlemlenmiş.
  • Doğru yönlendirmelerle, çocuklar daha dostça davranmayı öğrenebiliyorlar. Araştırmalar, her hafta rastgele üç iyilik yapan ilköğretim çocuklarının, kontrol grubundaki çocuklara nazaran daha popüler hale geldiğini gösteriyor.
  • Empati kurmak ve diğer insanların duygularını anlamak, dostluklar geliştirmeyi kolaylaştırıyor.
  • Arkadaşlığın önemli bir diğer yakıtı da eğlence. Birlikte eğlenen çocukların arkadaş olma olasılığı daha yüksek. Birbirlerine iyi hissettiren çocukların güven duygusu gelişiyor.
  • Çocuklar akranlarından veya kendinden biraz büyük veya küçük çocuklardan oluşan karışık bir grup içinde kendine güvenle ne kadar erken yer alırsa, okula alışması da o kadar kolay oluyor.

Eskiden insanlar daha fazla çocuk yaparken ve aileler birbiriyle yakın ilişkiler içinde yaşarken çocuklar için yalnız kalmak ve sıkılmak gibi dertler yoktu. Oysa bugün, iki yaşındayken bir partide yanına konduğu çocukla oynamaya başlayan küçüğünüz 3 yaşından itibaren etkin bir biçimde arkadaş peşinde koşmaya başlayacak. Okul öncesi çocuğunuzun arkadaş edinme dürtüsünün ne derece güçlü olduğunu bizzat göreceksiniz. Arkadaş edinmeye çalışan yavrunuz kimi sorunlarla yüz yüze gelecek, kimi inceliklerin farkında olmayacak. Bazen çok hevesli davranıp öteki çocuğu ilgiyle bunaltacak; bazen de onunla çok az ilgilenip onu etkileyemeyecek. Arkadaşlıklar onlara değişik varoluş yollarını gösterecek, farklı bakış açıları kazandıracak, duygudaşlık kurmayı ve anlayışlı olmayı öğretecek.

Arkadaş edinmede ailenin rolü

Çocuğunuzun sosyal hayatı, onun karakter ve huyunun olası etkilerini dengelemede önemli bir faktör. Çocuğunuz sizin seçtiğiniz arkadaşıyla uyum sağlayabildiği gibi, oynamak istediği kişileri kendisi de seçmek isteyebilir. İlgi alanları geliştikçe, bu durum daha da önem kazanır ve aynı şeylerden hoşlanan çocuklarla etkinliklere katılmak isterler. Birlikte oynamayı gerçekten istemedikleri arkadaşları olabilir ve siz buna saygı göstermelisiniz. Zor çocukları tolere etmeleri için onlara destek verin ve çatışmalardan kaçınmaları için stratejiler öğretin.

Çocuğunuzun hem özellikle hoşlanmadığı biriyle barış içinde nasıl yan yana olacağını bilmeye, hem de kendi seçtikleriyle yakın dostluklar kurmaya ihtiyacı var. İlgili ve şefkatli olmayı öğreneceği kişi sizsiniz. İlk adımı atmayı, sebepsiz yere güvensizlik duymamayı, duyarlı olmayı sizden öğrenecek. Dolayısıyla çocuğunuza yol göstermek ve gelişimini olumlu etkilemek istiyorsanız önce kendinize bakmalı, nasıl geliştiğiniz üzerine düşünmelisiniz. Dengeyi kuracak kişi olmak hiç de kolay değildir.

Bir not: Arkadaş edinme yolculuğu hakkında fırından yeni çıkmış bir kitap okumak isterseniz Kehanet meraklı küçük okurunu bekliyor.