Herkes çocuğunun “çocukluğunu” tam olarak yaşamasını ister. Top oynaması, koşturması, ağaçlara tırmanması güzeldir ama bisiklete binmesi bir başka güzeldir. Bisiklet çocuğu hem eğlendirir, hem kendi gücünü hissettirir, hem de ona özgür bir ruh katar. Rengarenk kaskları, ışıl ışıl bisikletleriyle mekânları ve yolu hisseden bu minik sürücüler dünyanın mutlu insanları arasındadır. Parklarda akülü araba gördü mü tüyleri diken diken olanlardansanız ve ön cama kolunu dayamış, poposunun üzerinde oturarak gaza basan bir akülü araba patatesi yerine, dünyanın en eşitlikçi aracını kullanıp yüzünden kan damlayan bir sağlık topuna ebeveynlik etmek istiyorsanız ne mutlu size. Bisikletli bir dünyanın nimetlerinden beraber faydalanacağınız, ailecek mobilize olmanın, hareket halinde kalmanın tadını çıkaracağınız günler sizi bekliyor. Aşağıdaki yapılacaklar listesiyle eğlenceli, kolay ve sağlam bir başlangıç yapabilirsiniz.
İki yaş hediyesi olarak ona bir denge bisikleti alın
Ödediğiniz parayı misli misli çıkaracak mucize alet. Üç tekerlekli bisiklet aşamasını geride bıraktığınız an sıradaki alet budur. Çocuğunuzu tutkuyla süreceği bu pedalsız bisikletlere binerken izleyin. Doğal denge duygusunu keşfederken aldığı zevki yüzünden okuyacaksınız. Ve bu serüvenin ardından iki tekerlek üzerinde dengede durmayı öğrenmesi zannettiğinizden daha çabuk gerçekleşecek. Çünkü hızın ve dengede durmanın tadına varan miniğinizin dört tekerlekli bisikletlere hiç ihtiyacı olmayacak.
İlk iş bisiklete binmeye başlayın
Çocukken siz de binerdiniz, değil mi? Peki neden çocuğunuza bunu öğretmek isterken siz de binmiyorsunuz? En son ne zaman bisiklete bindiniz? Ufaklık gördüğünü yapıyor, duyduğunu söylüyor. Öyleyse annesini ve babasını sele üzerinde mutlu mesut pedal çevirirken görürse mutlaka heveslenecek ve kısa zamanda bu büyülüyü dünyayı keşfedecektir.
Bisiklet gezileri düzenleyin
Arkadaşlarınızla ortak ailecek bir şeyler yapmak mı istiyorsunuz? O zaman birlikte bisiklet gezilerine çıkın. Tabii ufaklıkları da alarak! Bisiklete binmek her seferinde farklı bir deneyimdir ve hiçbir çocuk bu heyecana duyarsız kalamaz. Bisiklet sayesinde ada turları, sahil gezileri, akşam gezmeleri yapabilirsiniz. Bu gezilere hem sizin hem de onun arkadaşlarınızı katabilirsiniz. Kendi arkadaşları da anne ve babalarıyla bisiklete biniyorsa, iki tekere aşkı derinleşecektir.
Bisiklet yarışları izleyin
Tv karşısına oturup altı saat boyunca pedal çeviren adamları neden izleyeyim diye düşünüyor olabilirsiniz! Ama unutmayın, bazıları da “bir top peşinde koşan 22 adam”ı izlemeye doyamıyor! Kısacası bisiklet yarışlarının dinamiğini anlarsanız her dakikasından büyük heyecan duyarsınız. Sonrasında evdeki ufaklığın da dikkatini buraya çekmeye çalışırsınız. Onun sorularını yanıtlarken bisikletlerin geçtiği Fransa’daki çiftlikleri, İtalya’daki şatoları, İspanya sahillerini görmenin keyfi de başka olacaktır.
Bisiklet yarışının geçtiği bir güzergahta yarışı izletin
Memleketimizde de güzel turlar düzenleniyor. Türkiye Cumhurbaşkanlığı Bisiklet turu oturduğunuz kentten geçmiyorsa artık amatör ve yarı amatör olarak düzenlenen fondolar var. Kayseri Erciyes tırmanışı, Marmara fondosu, Gökova Turu gibi küçük ama keyifli ve etkili turlarda amatör veya profesyonel bisikletçileri yakından görme şansınız varsa bundan kendinizi ve yavrunuzdan mahrum etmeyin.
Bisikletin asla sadece bisiklet olmadığını bilsin
Minik eldivenler, ziller, bir çocuğu anında cezbedecek ışıklar, anahtarlıklar, kupalar, kitaplar. Gündelik hayatınızda size bisikletinizi hatırlatacak bir dolu materyal var. Fakat bunların dışında bisiklet kulüpleri, bisiklet yazıları, bisiklet hakkında yazıp çizen düşünürler, bisikletin dönüştürdüğü kentler, bisiklet kültürü… Tek başına bisiklet, bir çocuğa dünyanın tam da ihtiyaç duyduğu perspektifi kazandırır, çevre bilincini erken yaşlarda oluşturur. Küçükler için yazılmış bir bisiklet kitabı olan Kahraman Bisikletimle Tertemiz Kentim başlangıç için iyi bir okuma olabilir.
Bisikletinize çocuk koltuğu taktırıp onu gezdirin
Bu kadar yarış ve performans yeter, artık yollara çıkma zamanı. Ufaklık henüz pedal çevirecek ve dengede duracak halde değilse de bisikletin tadını almalı. Bunun da en kestirme yolu bisikletinizin önüne ya da arkasında takacağınız çocuk koltuğuyla olur. Bu çok kolaydır, fakat çocuğunuzu koltukta taşımak sizi endişelendiriyor ve kendinize güvenmiyorsanız ilk yapacağınız şey, yalnızken bolca bisiklete binmek ve bisikletin üzerinde kendinizi gerçekten rahat ve becerikli hissedene dek pedal çevirmektir. Nihayet arkanızda rahatça taşıdığınız yavrunuz bir prens veya prenses gibi kurulacağı bu koltukla uzaklardaki parklara, başka semtlerdeki arkadaşlarına, deniz kıyısına, okuluna (hatta belki başka ülkelere) bile gidecek, yolda olmayı deneyimleyecek, yolu tümüyle izleyecek ve hissedecektir. Yüzünde hissettiği dünyanın otomobil camından baktığı dünyaya hiç benzemediğini söylememize gerek var mı?
Aydan Çelik’in ünlü Bisiklet Manifestosunun bir yerlerinde dediği gibi: Bisiklet rüyadır, üç yaşında başlar, hayat boyu sürer.